"YENİ LİSAN"IN ÖNCÜSÜ: ÖMER SEYFETTİN


Milli Edebiyat'ın en önemli şahsiyetlerinden olan Ömer Seyfettin, Türk hikâyesi denildiğinde akla gelen ilk isimdir. O, Maupassant tarzı denilen hikâyelerin bizdeki en mühim temsilcisidir Genel olarak klasik hikaye biçiminde eserler kaleme almıştır. Onun hikâyeleri, konularını günlük hayatın basit olaylarından alır.

Ömer Seyfettin, tezleri olan bir yazardır. Onun hikâye yazmasının asıl sebebi hayatın içine tezlerini yerleştirmek ve onların savunmasını yapmaktır. Hikâyeleri genel olarak birinci tekil şahıs ağzından yazılmıştır. Seyfettin, hiçbir şeyi ferdin özel meselesi olarak almaz. Fertleri anlatırken kalabalığı işaret eder.

Ömer Seyfettin, kısa ömrünü dolduran hikâyeleri kadar Türk dilinin sadeleşmesi ve milli kimliğin kazanılması konularında yazdıklarıyla Türk kültür ve edebiyatının başta gelen adıdır. Yeni Lisan hareketinin öncü şahsiyeti olarak hikâyelerinde olabildiğince sade bir dil kullanmıştır. Cümleleri kısadır ve dolaşık değildir. Atasözleri ve deyimlere sıkça yer verir  ve hikâyeleri bu yüzden dönemin yazarları tarafından eleştirilmiştir. Çünkü o dönemlerde, ağır dilde eserler vermek bir modadır. Ömer Seyfettin ise Türk dilini "manevi vatan" diye adlandırır ve eserlerini Türk halkının konuşma diline uygun bir şekilde yazar.

Ömer Seyfettin'in hikâyelerinin bulunduğu birçok kitap var. Ben Ötüken Yayınları'ndan çıkan Ömer Seyfettin, Seçme Hikâyeler - 1 adlı kitabı alıp okudum. İçindeki 17 hikâye şunlar:

1) Falaka
2) Teselli
3) Keramet
4) And
5) Yalnız Efe
6) Kurbağa Duası
7) Mermer Tezgâh
8) Yüksek Ökçeler
9) Fon Sadriştayn'ın Karısı
10) Fon Sadristayn'ın Oğlu
11) Perili Köşk
12) Gizli Mâbed
13) Diyet
14) Nâdân
15) Kaşağı
16) Rüşvet
17) Yüzakı

Bu hikâyelerden Falaka, Kaşağı ve And konusunu Seyfettin'in çocukluk ve gençlik hatıralarından alır. Yalnız Efe, halk arasındaki bir menkıbeden konusunu almaktadır. Yazar bu hikâyeyi aslında roman olarak düşünmüş, ancak tamamlayamamıştır. Perili Köşk ve Kurbağa Duası din konusunun istismara ne kadar açık olduğunu gösterir. Yazar burada önemi kalmamış, hatta zararlı hale gelmiş örflerle ilgili eleştirilerini ortaya koyar. Fon Sadriştayn'ın Karısı ve onun devamı olan Fon Sadriştayn'ın Oğlu hikâyelerinde kadın konusunu büyük bir kötümserlik ile işler.

Ömer Seyfettin, büyük bir vatanseverdir. Balkan savaşlarında asker olarak esir düştüğünde 1 yıl kadar Yunanların elinde kalır. Döndüğünde onun kahramanlıklarından bahsedenlere ise "Kahramanlar şehit olur." diye cevap verir. Ömer Seyfettin, 36 yaşında şeker komasından ölmüştür ve bu vatan için en hayırlı şey olan cumhuriyeti görememiştir.

YARARLANDIĞIM KAYNAKLAR:

İnci Enginün - Tanzimat'tan Cumhuriyet'e Yeni Türk Edebiyatı

SEYFETTİN, Ömer (2017). Seçme Hikâyeler-1. Haz. Ziya Bakırcıoğlu. Ötüken Neşriyat: İstanbul

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

TÜRKÇE YAZILMIŞ İLK ROMAN: TAAŞŞUK-I TALAT VE FİTNAT

BİR İRONİNİN ROMANI: SAATLERİ AYARLAMA ENSTİTÜSÜ

BİR İDEOLOJİNİN ROMANI: TURFANDA MI YOKSA TURFA MI