XVI. YÜZYIL KAHRAMANI: CEZMİ


Tarihî roman alanında yazılmış ilk roman olarak kabul edilen Cezmi, konusunu II. Selim devrinde başlayıp aralıklarla yarım yüzyıl devam eden Osmanlı - İran savaşlarından alır. Eserin girişinde 16. yüzyıl hakkında genel bir bilgi verilir. Bu, Namık Kemâl'in eğitici yönüyle alakalıdır. Ayrıca Namık Kemâl'in hemen hemen birçok eserinde "tarih"ten esinlenmesi, etkisi altında olduğu "romantizm" akımıyla ilgilidir.

Romanın başlangıcındaki bilgi kısmının, romanın akışıyla bir ilgisi yoktur. Bu kısımda ilgimi çeken bazı bilgiler şunlar oldu:

"...Her şey bir yana, 15. yüzyılda Kristof Kolomb (Kolomb, Latin dillerinde güvercin anlamına gelir.) isimli meşhur kâşif, Nuh'un gemisinden karayı bulmaya giden güvercin gibi, ağır tenkitlere kulak asmayarak Amerika'yı keşfetmiştir..."

"...İran'ın o zamanki hükümetine hem maddi hem de manen 'körler dünyası' dense yerindedir..."

"...Çaldıran'a giderken yeniçeriler, Yavuz gibi bir cihan imparatorunun çadırına kurşun bile sıkarak isteksizliklerini ortaya koymuşlardı..."

"...Oldukça varlıklı olan bu devir, hediyeler devri ve büyüklerden birine mutlak bağlılık devriydi..."

Namık Kemâl, eserinde dipnotlar kullanarak da dönemi için bir ilke imza atmıştır. Özellikler romanın girişindeki "bilgi verici" kısımda bolca dipnot bulunur.

Romanın bundan sonraki kısmı oldukça bilindik ve abartılmış bir hikâye. Romana ismini veren Cezmi karakteri, kahramanlıklarıyla ünlenmiş bir kişidir. O, bir gün Adil Giray'la tanışıp arkadaş olur. Ancak Adil Giray ve onun kardeşi İranlılar tarafından esir edilir. İşte bu andan itibaren romanın başkarakteri Adil Giray olur. Romana ismini veren kişi Cezmi olmasına rağmen, onun hikâyesini ve karakterini tam olarak öğrenemeyiz. Namık Kemâl bu romanın devamını yazmayı düşünmüş, ancak yazamamıştır. Romanın devamı yazılsaydı belki de Cezmi'yi daha iyi tanıyabilirdik.

Romanda daha çok Adil Giray ve onun aşk üçgeni anlatılır. Yazar, Adil Giray'ı çok beğendiğini gizlemez ve onun İran tahtını hak ettiğini söyler. Ancak bütün bu olumlu ifadelere rağmen Adil Giray; zaman zaman çok basiretsiz hareket eden, kendisini seven iki kadın arasında kalan, iradesiz bir insandır.

Romanın iki canavarı andıran kadınları Şehriyar ve Perihan -yazar okuyucuya birini iyi, ötekini kötü göstermeye çalışsa da- birbirlerinin kopyasıdırlar. İki karakter de aşkları ve ihtirasları söz konusu olduğunda gözlerini karartırlar. Perihan genç ve güzeldir. Namık Kemâl ondan övgüyle bahseder. Doğal olarak Adil Giray'ın âşık olduğu kişi de Perihan'dır. Şehriyar ise yaşlı ve çirkindir. Namık Kemâl onu masallara özgü bir tarzda tasvir eder. Şehriyar, masallardaki kötü kalpli cadılar kadar çirkindir. Oğlu yaşındaki Adil Giray'a âşık olur ve bu uğurda ona bile nice kötülükler yapar. Namık Kemâl belki de bu hususta Ferhat ile Şirin'in arasına giren Şirin'in ablası Mehmene Hatun'u düşünmüştür.

Bu üçlünün sonu, hepsinin felaketiyle biter. Bu da romantizmin abartılı sonlarına uygundur. Namık Kemâl'in "İntibah" romanında da bu "felaketli son"u görürüz.

Yazarın iki romanı da birbirine benzer. İkisinde de konuşmalar ve hareket azdır, tasvirler öznel ve abartılıdır. Ancak edebiyatımızda bir ilk olması ve dönemin şartları hakkında bilgi vermesi bakımından -görece sıkıcı olsa da- bu romanın okunması taraftarıyım.

BİR NOT:

Namık Kemâl'in, 21 yaşında kendini vurarak öldüren torununun adı da Cezmi'dir. Ali Ekrem Bolayır ona, dedesinin roman kahramanının adını vermiş. Söylenene göre kendinden yaşça büyük olan keman öğretmenine âşık olan Cezmi, intihar etmiştir. Ne kadar doğrudur bilinmez tabi, bu biraz işin magazin kısmı.

YARALANDIĞIM KAYNAKLAR:

İnci Enginün - Tanzimattan Cumhuriyete Yeni Türk Edebiyatı











Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

TÜRKÇE YAZILMIŞ İLK ROMAN: TAAŞŞUK-I TALAT VE FİTNAT

BİR İRONİNİN ROMANI: SAATLERİ AYARLAMA ENSTİTÜSÜ

BİR İDEOLOJİNİN ROMANI: TURFANDA MI YOKSA TURFA MI